Reklam
Reklam
Hilmi CANDEĞER

Hilmi CANDEĞER

[email protected]

2022 EYLÜL OKUL ZİLLERİ ÇALARKEN; ATATÜRKÜN EĞİTİME VERDİĞİ ÖNEM

10 Eylül 2022 - 10:57

Bugünkü Türk eğitim sisteminin tarihi kökleri Osmanlı devletinde yenileşme hareketinin başlangıcına kadar uzanır. Dikkate değer yenileşme hareketleri 18. Yy.ın son çeyreğinden başlayarak ordunun subay, teknik eleman ve hekim ihtiyacını karşılamak üzere çağın gereklerine uygun askeri teknik ve ihtisas okullarının açılmasıyla başlamıştı. Yenileşme hareketi tanzimatla birlikte askeri okulların dışına taştı. İslam kültürünün esası olan ve dini eğitimi esas alan sıbyan mektepleri ve medreselerin yanı sıra rüştiye idai ve sultani adı altında yeni tür genel eğitim kurumları ile erkek ve kız öğretmen okulları bazı yüksek okullar çeşitli türde meslek okulları kuruldu. Batıdaki örneklerden esinlenen yeni tür okullar 19. Yy.ın ikinci yarısından itibaren giderek çoğaldı öte yandan geleneksel eğitim kurumları etkinliklerini geniş ölçüde yitirmekle birlikte varlıklarını sürdürmeye devam ettiler Osmanlı devleti yıkıldığı zaman arkasında eski ve yeniyi bir arada barındıran ikili bir eğitim sitemi bırakmıştı. Sistemdeki ikilik yanlızca eğitim kurumları üzerinde kalmıyordu. Merkezi devlet örgütü içinde birden fazla idari kuruluş eğitim üzerinde söz sahibiydi. Böylece bir kısım sıbyan mektepleri vakıflarla ilgili bir bakanlık olan evkaf nezaretine medreseler şeyhülislam dairesi olan meşihat makamına ve yeni tür okullar bu günkü milli eğitim bakanlığının yerini tutan maarif nezaretine bağlı bulunuyordu. Ayrıca taşrada bir kısım sıbyan ve mahalle mektepleri ile medreseler merkezi kontrolün dışında faaliyetlerini sürdürüyorlardı. Eğitim sistemindeki ikilik Osmanlı devletinin içine düştüğü çelişkiyi yansıtıyordu. Din esasına dayalı bir devlet düzeni içindeki Osmanlının eğitim sisteminde islami geleneği reddedemediği görülüyordu bunun yanında yenilik hareketinin mantığıda eğitim kurumlarının çağdaş bilgiye ilerleyen fen ve teknolojiye ağırlık vermesini gerektiriyordu. Atatürkte küçük yaşlarda bu çelişkiden kaynaklanan huzursuzluğu yaşadı. Selanikte hangi okula gitmesi konsunda annesi ve babası ters düştüler. Annesi dini motiflerin ağır bastığı mahalle mektebinde okumasını isterken babası oğlunun modern bir okulda okumasından yanaydı. Sonunda uzlaşma yolu bulundu. Önve dini törenle geleneksel mahalle mektebine başladı. Kısa bir süre sonrada öğretimde yeni metotlar uygulayan ve modern bir okul olan şemsi efendi mektebine kaydoldu. Babasının ölümü sebebiyle ara verdiği öğrenimine mülkiye idadisinde devam etmesi kararlaştırıldı ise de bir olay sonucu bu okuldan ayrıldı daha sonra annesinin karşı koyacağını bildiğinden gizlice giriş sınavına katılarak askeri rüştiyeye girdi böylece modern öğrenimini askeri okullarda görme imkanını buldu.

 

FACEBOOK YORUMLAR

YORUMLAR

  • 0 Yorum